BARDAĞIN BOŞ TARAFINI GÖRÜN...

BARDAĞIN BOŞ TARAFINI GÖRÜN...
Sizler gibi bende özellikle aksamları  televizyon karşısındayım.
Bir süredir  pembe romanlar gibi hayati toz pembe gosteren fakir kızla zengin oğlanların evlendigi külkedisinin prensle evlendiği masallara benzeyen dizileri izlemiyorum .
Önceden konusu belirlenmiş fikir tartışmaların yapıldığı kanallarda sörf yapıyorum  ...
Önceki gÜn bir televizyon kanalInda kal geldi.
KaldIm....

**
Bir kadIn astrolog.
Hazirladigi astroloji haritasının önünde anlatIyor.
Elinde kocaman bir sopa..
TIpkI okulda öğretmenin elindeki cetvel gibi .
HaritanIn orasına burasına vura vura..
Bir profosör edasıyla yani dersinden emin anlatıyor..

**

Şu iki ay geçsin bir hele..
Yani
Ekim Kasım..
Eeeee dediğinizi duyar gibiyim
Eee si efendim.Sıkı durun. .
Bir zenginlik geliyormus ki ülkemize..
Artık gökten   paralar mı yağacak..
Yoksa   bir İlimizde altın madenimi bulunacak. .
Yoksa çok sayıda ülke bulunarak petrollerimizi mi satılacak..
Hangisini  aklınız hayaliniz kabul ederse.
Ya da hangisini beğenir evrenden talep ederseniz...

*
Gözlerim faltaşı..
Kulaklarıma inanamadım.
Astrolog hanım karşısında kelli felli uzman gazeteciler.
Ülkenin halkIn içinde bulunduğu durum hakkında şöyle bir  eveleyip gevelediler...
Ne mi dedi astrolog hanımefendi...
Bir ekonomist gibi tatil beldelerinin durumunu değerlendirdi.

'ben bu yaz çocuklarımla yazlıgımda tatilimi geçirdim.
Gece ve gündüz ne zaman gezintiye çıktıysam bütün mekanlar  restaurantlar tıklım, tıklım doluydu ."

**
.programın sunucusu derhal konuyu ele aldı ve "lütfen şimdi öyle demeyelimde istanbul'da deprem görüyor musunuz"diye sordu..

Astrolog hanımda yine bir profesor edasıyla soruya hakim olarak "İstanbulda kesinlikle deprem yok" dedi..
Programı yöneten sunucu yine derhal olaya el koydu ve "oyle demeyin efendim..hepimiz her an depreme hazirlikli olmaliyiz...Kentsel dönüşüm  hızla yapılmalı. Çürük binalar yıkılmalı..."dedi

**

Falan...Filan...
Gülsemmi...
Gülmedim ; Düşündüm..
Tam o an evimin önünden geçen bir amcanın sesini duydum..

"Allah rızası için bana bir çorba.."diye seslenerek yürüyüp sokağın köşesini döndü..

Ardından..
Bir kadın karşı apartmanın önündeki konteyneri karıştırıyordu..
Bulduklarını yanındaki poşete koyuyordu..
Hurdacı değildi kesinlikle..
Karanlıkta seçebildiğim kadarıyla yiyecek ,giyecek topluyordu..
Aynıyla vaki bu anlattıklarım..
Yalan değil
Biri sokaktaki kameralardan geriye dönük bakabilir..

*
Bardağın dolu tarafına bakanlar...
Tatil yerlerinde mekanlara göz dikenler...
Mekanların kalabalıklığı bardakta kalan bir yudum su..

Doluluk o kadar.
Siz bardağın boş tarafını görün.
Yağışsız yaz mevsiminde Barajlarımızın son hali gibi...

*
Bizim sokaktan bakınca memleket böyle görünüyor...

Ben henüz Ajda Pekkan' ın konserine gidemedimde...

Ya siz...   MELEK KÖSELERDEN