Erdoğan “Milletin genelinin kabul edebileceği bir yeni anayasayı çıkartalım istiyoruz”

“Milletin genelinin kabul edebileceği bir yeni anayasayı çıkartalım istiyoruz” Cuma namazı çıkışında basın mensuplarının çeşitli konulara ilişkin sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, hazırladıkları anayasa taslağını MHP ile paylaşacaklarını belirterek, “Bununla da kalmayıp muhalefete de takdim edeceğiz. Bununla kalmayacağız, daha sonra sivil toplum örgütleriyle de yine bu yaptığımız hazırlıkları inşallah paylaşmak suretiyle, yani milletin genelinin kabul edebileceği bir yeni anayasayı inşallah çıkartalım istiyoruz” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cuma namazını Üsküdar'daki Hazreti Ali Camii’nde kıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, camii çıkışında basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını cevapladı.

Bir gazetecinin azınlık cemaatlerinin temsilcileriyle yapılan iftarı hatırlatarak, yemekte ABD Başkanı Joe Biden'ın 1915 olaylarını “soykırım” olarak nitelemesi konusunun görüşülüp görüşülmediğini sorması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, azınlık cemaatlerinin temsilcilerinden Türkiye’de herhangi bir sıkıntıları olup olmadığını kendilerinden dinleme fırsatı bulduğunu söyledi.

“Kendilerinin memnuniyetini duymuş olmak tabi ki beni de ayrıca memnun etti” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tabi birçoğuna elimizden geldiğince her türlü desteği verdik, veriyoruz, bundan sonra da vereceğiz. Ki bunlardan bir tanesi biliyorsunuz Demir Kilise’yi onlarla beraber Balat’ta açtık, şimdi de Bakırköy’de biliyorsunuz Süryani cemaatine ait orada temelini attığımız kilise var, inşallah bir yıl içinde orası da bitecek, oranın da açılışını yapacağız. Ve bu süreç içerisinde bu tür dini cemaatlerin, azınlıkların nerede herhangi bir ihtiyacı varsa bu konularda yardımcı olabileceğimizi kendilerine tekrar taahhüt ettik” ifadelerini kullandı.

“YERLİ AŞI KONUSUNDA YOĞUN BİR ÇALIŞMA VAR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin “Geliştirilen aşılar insanlığın ortak malı olacak şekilde kullanıma sunulmalıdır, demiştiniz. Siz de ‘Tüm ülkelerin kullanım imkânı için üretilen aşıların formülü açıklansın’ önerisine katılıyor musunuz?” sorusunu da şöyle yanıtladı: “İlim tüm insanlığın arkadaşlar ortak malıdır, ilimde kıskançlık olmaz. Ve bu konuda da hele hele insanlığın sağlığıyla alakalı böyle bir konuda, yani bu biz ürettik, dolayısıyla kimseye vermeyiz gibi bir mantık, bir anlayış yanlış bir yaklaşımdır. Onun için de biz nasıl ki Çin aşısıyla sürece başladık, bunun dışında Almanların ürettiği ki bir Türk olan Uğur Beylerin eşiyle beraber üretmiş oldukları aşından aynı şekilde istifade ediyoruz, şimdi de Rus aşısı Sputnik’le alakalı olarak da olarak da Sayın Putin’le görüşmelerimizi falan yaptık, oradan da çok ciddi oranda bir aşı ülkemize alacağız ve daha sonra da Türkiye’de ortak üretime gireceğiz, böyle bir durum söz konusu. Kaldı ki, ülkemizde de şu anda ciddi bir çalışma, yoğun bir çalışma var, Eylül-Ekim aylarına yetiştirmeyi planladığımız bu çalışmayla da yerli aşımızı inşallah yapacağız ve biz bunları da sadece ülkemizde kullanmak değil tüm dünyada nereden bir talep varsa hepsiyle de paylaşmaya hazır olduğumuzu söylemiş olduk.”

“MISIR HALKIYLA TARİHTEN GELEN BİRLİKTELİĞİMİZİ DEVAM ETTİRMENİN GAYRETİ İÇERİSİNDEYİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ve Mısır heyetlerinin Kahire'de yaptığı görüşmelere ilişkin soru üzerine de Türkiye’nin Mısır halkına yönelik tavrının çok çok olumlu olduğunu vurguladı.

Mısır halkıyla Türk Milleti’nin tarihe dayalı birlikteliği olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Onun için de bir düşman kardeşler olarak değil, dost olarak Mısır halkıyla olan tarihten gelen bu birlikteliğimizi yeniden kazanmak, yeniden devam ettirmenin gayreti içerisindeyiz. Ve daha öncede söylediğim gibi, yani Mısır halkını zorla Yunan halkıyla birlikte görmek bizi üzer, onlarla dayanışma içerisinde olduğunu görmek bizi üzer” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni süreçte önce istihbarat örgütlerinin görüşmelere başladığını, daha sonra da Dışişleri Bakanlığı mensuplarının görüşmeler yaptığını ve bunun genişletilerek ve geliştirilerek devam ettirileceğini kaydetti.

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 100 maddelik bir yeni anayasa önerisinin AK Parti’ye ulaşıp ulaşmadığının sorulması üzerine de Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Yeni anayasayla alakalı olarak biliyorsunuz bizim zaman zaman Devlet Bey ile yaptığımız görüşmeler var, kâh Külliyede yaptığımız görüşmeler, kâh Sayın Devlet Bey’in evinde yaptığımız görüşmeler, bu görüşmelerde zaten birçok meseleyi, ülkemizin meselesini görüşme imkânını buluyoruz, bunların arasında son dönemde de tabi yeni anayasayla ilgili konuları da görüştük ve hazırlıklarımızı kendileriyle paylaşacağımızı da konuştuk, görüştük. Ve şu anda onlar belli bir noktaya geldiler ve bu hazırlıklarını da bize aktardılar, gönderdiler. Bizim hazırlığımız da şu anda bitti, bitmek üzere. Bittiği andan itibaren biz de aynı şekilde yaptığımız anayasa hazırlığımızı kendilerine takdim edeceğiz ve daha sonra da bunlar üzerinde bir ortak çalışmayı yapacağız. Bununla da kalmayıp muhalefete de takdim edeceğiz. Bununla kalmayacağız, daha sonra sivil toplum örgütleriyle de yine bu yaptığımız hazırlıkları inşallah paylaşmak suretiyle, yani milletin genelinin kabul edebileceği bir yeni anayasayı inşallah çıkartalım istiyoruz.”

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'nca hazırlanan ve kendisinin 2020 mesaisinin yer aldığı “Aşkınan Koşan Yorulmaz” kitabıyla ilgili değerlendirmesi sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Neşet Ertaş'ın “aşkınan koşan yorulmaz” sözünü hatırlatarak, 18-19 yılda aşkla koştuklarını, gece gündüz demediklerini, bütün teşkilatı bu istikamette özellikle koşmaya sevk ettiğini dile getirdi.

Başta eğitim olmak üzere sağlıkta, adalette, emniyette, tarımda, ulaşımda, enerjide ve uluslararası ilişkilerde attıkları bu adımlarda aşk ile koştuklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, eğer o aşk olmaza zaten bütün bu eserlerin yapılamayacağını, Türkiye'nin dört bir yanındaki eserlerin bu aşkla yapıldığını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, eğitimde 76 üniversiteden 207 üniversiteye ulaşıldığını, Türkiye'de üniversitesi olmayan bir ilin kalmadığını belirterek, Hakkâri’deki bir gencin üniversite için İstanbul'a gelmesi değil, oradaki üniversitede eğitim ve öğretimini görmesini sağlamak amacıyla bunları gerçekleştirdiklerini anlattı. Yine Kars, Iğdır gibi diğer illerde bu amaçla üniversiteler açıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, onları üniversitesiz bırakmak istemediklerini, batıdaki neyi görüyorsa aynı şekilde de doğudakinin de onu görmesini istediklerini kaydetti.

“YOĞUN BİR ÇALIŞMAYLA GELECEĞE HAZIRLANIYORUZ”

Sağlık alanında yapılan çalışmalara da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Şehir hastanelerini biz niye yaptık? Türkiye'den kalkıp da Cleveland'a benim vatandaşım gitmesin. Aynen Cleveland'ın vasfında onun içeriğini kapsamış hastaneleri biz ülkemizde yapalım. Şu anda bizim şehir hastanelerimiz bütün bu içeriğe sahip. Doktorlarımız zaten kariyer olarak, kalifikasyon olarak buna sahip. Bütün bunlarla beraber şu anda Türkiye'ye gelen yurt dışından, özellikle İskandinav ülkeleri, Balkanlar, buralardan gelenler hastanelerimizin tüm bu özelliklerine hayran kalıyorlar. İşte 45 günde biz bu Kovid döneminde sadece Yeşilköy Havalimanı’nda 1008 odalı hastaneyi yaptık, bütün donanımlarıyla beraber. Sancaktepe'de Samandıra'da aynı şekilde aynı kapasitede hastaneyi yaptık. Niye? Yurt dışından gelenler hemen uçakla oraya insin, oradan da beş dakikada hastaneye gitsin. Yeşilköy'de uçakla insin, beş dakikada hastaneye geçsin. Tüm bunlar Türkiye'nin muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmasının görüntüleridir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilkokuldan ortaokul, lise ve üniversiteye kadar seviyeyi yükseltmeyi istediklerini ve her şeyi video konferansla yapmak durumunda kaldıklarını söyledi. Bu süreçte imkânları yaygınlaştırdıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, çocuklara, “Senin de bu imkânların var. Şimdi sen video konferansla bunu takip edebilirsin” dediklerini ve bunu da başardıklarını aktardı.

“ULAŞIMDA DÜNYA İLE YARIŞIYORUZ”

Ulaşımda Türkiye'nin dünya ile yarıştığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Göreve geldiğimizde elimizdeki imkânlar ulaşımda belliydi, 6 bin kilometre yol vardı. Şimdi 28 bin kilometre bizim artık adeta otoyollarımız var, bu kalitede yollar yaptık. İstanbul'u İzmir'e bağladık. Aynı şekilde havalimanlarında sayımız 26 iken şimdi havalimanlarında da hamdolsun bizler şu anda 50 küsur havalimanına sahip olduk. Bunlar aşkınan koşarsanız yapılabilecek işlerdi ve bunları yaptık. Dış politikada Türkiye artık kalkıp da birilerinin çekidüzen vermesi gereken bir ülke değil. Tam aksine Türkiye, dimdik ayakta durabilen bir ülke. Bundan sonraki süreçte de bunu devam ettireceğiz. Tarımda aynı şekilde gayet iyi bir konumdayız ve bunu sürekli artırmanın gayreti içerisindeyiz. Hayvancılıkta gayet iyi bir konumdayız, bunu da artırmanın gayreti içerisindeyiz. Yoğun bir çalışmayla geleceğe de hazırlanıyoruz.”